Beyin Cerrahisi
Beyin Cerrahisi Nedir?
Beyin cerrahisi, beynin ve omuriliğin çeşitli hastalıklarını ve sorunlarını tedavi eden bir tıp dalıdır. Beyin cerrahisinin kapsamı geniş olup, birçok farklı durumu ve hastalığı içerir. Bu alandaki cerrahiler, genellikle beyin ve sinir sisteminin çeşitli bölümlerinde oluşan problemlerin çözülmesini amaçlar.
Beyin Cerrahisi Kapsamında Olan Hastalıklar ve Tedaviler
- Beyin ve Omurilik Tümörleri: Beyin ve omurilik dokusunda oluşan tümörlerin cerrahi müdahaleyle çıkarılması gerekmektedir. Bu tür tümörler, beyin fonksiyonlarını etkileyebilir ve çeşitli nörolojik belirtilere yol açabilir.
- Bel ve Boyun Fıtığı: Bel ve boyun bölgesindeki disklerin yerinden kayması sonucu oluşan fıtıkların cerrahi tedavisi. Bu fıtıklar, sinir köklerine baskı yaparak ağrı ve fonksiyon kaybına neden olabilir.
- Beyin Damar Tıkanıklıkları: Beyinde bulunan damarların tıkanması durumunda, cerrahi müdahale ile damarların açılması veya alternatif tedavi yöntemlerinin uygulanması gerekebilir.
- Beyin Kanamaları: Beyinde meydana gelen kanamalar, acil cerrahi müdahaleyi gerektirebilir. Bu kanamalar, travma veya diğer sağlık sorunları sonucu ortaya çıkabilir.
- Anevrizma ve Baloncuklaşma: Beyin damarlarındaki anevrizma (baloncuklaşma) durumları, kanama riski taşıyabilir ve cerrahi müdahale gerektirebilir.
Beyin Cerrahisi ve Sinir Cerrahisi
- Epilepsi: Epilepsi nöbetlerinin kontrol altına alınması için beyin cerrahisi uygulanabilir. Cerrahi, nöbetlerin kaynağını hedef alarak tedavi eder.
- Parkinson Hastalığı: Parkinson hastalığının ileri evrelerinde, semptomların hafifletilmesi amacıyla beyin cerrahisi uygulanabilir. Derin beyin stimülasyonu gibi yöntemler kullanılabilir.
Beyin Cerrahisi Süreci
Beyin cerrahisi genellikle detaylı bir değerlendirme ve ön hazırlık gerektirir. İşlem öncesi hastanın genel sağlık durumu, cerrahi riski ve hastalığın evresi göz önünde bulundurularak planlama yapılır. Cerrahi sonrası iyileşme süreci, hastanın durumuna ve yapılan müdahaleye göre değişiklik gösterebilir.
Sonuç
Beyin cerrahisi, beyin ve omurilikle ilgili geniş bir hastalık yelpazesinde etkili bir tedavi seçeneğidir. Erken teşhis ve uygun cerrahi müdahale ile birçok ciddi sağlık sorununda başarılı sonuçlar elde edilebilir. Bu alandaki cerrahi uygulamalar, beyin ve sinir sistemi hastalıklarının yönetilmesinde kritik bir rol oynar.
Arteriovenöz Malformasyon
Arteriovenöz Malformasyon (AVM)
Arteriovenöz malformasyonlar (AVM), beynin arterleri ile venleri arasında doğrudan bir bağlantının oluştuğu, kılcal damarlar olmadan gelişen anormal damar yapılarıdır. Bu durum, damarların doğrudan birbirine bağlanmasına ve yuvalar, yumaklar şeklinde bir yapı oluşturmasına neden olur.
Arteriovenöz Malformasyonun Özellikleri
- Doğuştan: AVM'ler genellikle doğuştandır ve zamanla büyürler.
- Kanama Riski: Büyüyen damarlar bozulabilir ve kırılabilir, bu da erken yaşlarda kanamalara neden olabilir. Kanama genellikle 20 yaş civarında ortaya çıkar.
- Etkilenen Nüfus: AVM'lerin nüfusun %1'ini etkilediği tahmin edilmektedir, cinsiyet veya ırk fark etmeksizin.
Arteriovenöz Malformasyonların Belirtileri
- Kanama: Semptomlar genellikle kanamadan sonra ortaya çıkar. Kanama, baş ağrısı, bilinç değişiklikleri ve diğer nörolojik belirtilere neden olabilir.
- Epilepsi: %40 oranında epileptik nöbetler görülebilir.
- Nörolojik Defisitler: Kan akımının azalması nedeniyle sağlıklı beyin dokusunda azalma yaşanabilir ve çevreleyen nöronlarda nörolojik değişiklikler meydana gelebilir.
Arteriovenöz Malformasyonların Tedavisi
AVM'lerin tedavisinde amaç, malformasyonu dolaşımdan çıkarmak ve güvenli bir şekilde ortadan kaldırmaktır. Tedavi seçenekleri, beyin cerrahları ve endovasküler tedavi uzmanlarından oluşan bir multidisipliner ekip tarafından belirlenmelidir.
- Mikrocerrahi: Cerrahi rezeksiyon, AVM'nin kanama riskini hemen ortadan kaldırır ve genellikle tercih edilen tedavi yöntemidir. Ancak, bu yöntem invaziv olabilir ve bazı riskler taşıyabilir.
- Radyocerrahi: Yüksek hassasiyetli radyasyon tedavisi kullanılarak AVM'ler hedeflenebilir. Bu yöntem, bazı durumlarda cerrahi riskleri azaltabilir.
- Endovasküler Teknikler: Kan damarları içinden geçilerek tedavi uygulanabilir. Bu teknikler genellikle cerrahiden önce veya sonrası kullanılabilir.
Her tedavi seçeneği, hastanın durumuna ve AVM'nin özelliklerine bağlı olarak belirlenir. Tedavi sürecinde uzman bir ekip tarafından yapılan değerlendirmeler, en uygun tedavi planının oluşturulmasına yardımcı olur.
Beyin Tümör Cerrahisi
Beyin Tümör Cerrahisi
Beyin tümör cerrahisi, beyindeki anormal hücrelerin oluşturduğu tümörlerin tedavisini amaçlayan bir işlemdir. Tümörler, beyin hücrelerinin yenilenmesi sırasında anormal hücrelerin birikmesiyle oluşan kitlelerdir.
Beyin Tümörlerinin Tedavisi
Beyin tümörleri, beyin içinde veya çevresinde basınca neden olabilir, bu da beyin fonksiyonlarını etkileyebilir. Tedavi edilmezse, bu basınç beyin fonksiyonlarını bozabilir ve ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir. Beyin tümörleri her yaş grubunda görülebilir ve tedavi süreci yaşa ve tümörün türüne bağlı olarak değişir.
Beyin Tümör Ameliyatı
Beyin tümör cerrahisi, beyin içindeki anormal yapıları onarmayı amaçlayan bir prosedürdür. Ameliyat sırasında beyin tümörü veya diğer anormallikler çıkarılır. Ameliyatın türü, tümörün konumuna ve beynin etkilenen bölgesine bağlıdır.
- Kraniyotomi: Kafatasında bir kesi açılarak beyne erişim sağlanır.
- Minimal İnvasiv Prosedürler: Açık cerrahiye göre daha az risk taşır ve daha hızlı iyileşme sağlar. Ancak bazı durumlarda burun veya ağız yoluyla beyne erişim sağlanabilir.
Ameliyatın Uygulanma Süreci
- Tümörün Çıkarılması: Beyin cerrahı, beyin fonksiyonlarını etkilemeden tüm tümörü veya mümkün olduğunca fazlasını çıkarmayı hedefler. Bu, bazı tümör türlerinin kontrol edilmesi veya iyileştirilmesi için yeterli olabilir.
- Ek Tedavi: Cerrahi sonrası genellikle radyasyon veya kemoterapi gibi ek tedaviler uygulanır. Bu tedaviler, tümörü küçültmeye ve iyileşme sürecini desteklemeye yardımcı olabilir.
- Semptomların Hafifletilmesi: Ameliyat, kafatasındaki basıncın neden olduğu baş ağrısı, mide bulantısı, kusma ve bulanık görme gibi semptomları hafifletebilir. Ayrıca nöbetlerin kontrol altına alınmasını kolaylaştırabilir.
İşlem Süresi
Beyin tümör ameliyatının süresi, tümörün türüne ve tedavi edilecek bölgeye bağlı olarak değişir. Genellikle ameliyat 6-7 saat sürer, ancak bazı durumlarda 12 saatten fazla sürebilir.
Beyin tümör cerrahisi, beyin sağlığını korumak ve hastanın yaşam kalitesini artırmak için kritik bir adımdır. Cerrahi ekibiniz, tümörünüzün konumuna ve türüne en uygun tedavi planını oluşturacaktır.
Beyin Tümörü İçin Radyasyon Tedavisi
Beyin Tümörü İçin Radyasyon Tedavisi
Beyin tümörü, beynin içinde veya çevresinde anormal hücrelerin büyümesiyle oluşan bir kütledir. Tümörler, sağlıklı beyin hücrelerini doğrudan yok edebilir ve beynin diğer bölgelerine baskı yaparak beyin ödemine ve şişmeye neden olabilir.
Beyin Tümörleri: İyi Huylu ve Kötü Huylu
Beyin tümörleri genellikle iki kategoriye ayrılır:
- Kötü Huylu Tümörler (Beyin Kanseri): Hızlı büyür ve sağlıklı beyin dokularını işgal edebilir.
- İyi Huylu Tümörler: Kanser hücreleri içermez ve genellikle daha yavaş büyür.
Radyasyon Tedavisi Türleri
- Yoğunluk Modülasyonlu Radyasyon Tedavisi (IMRT)
- Tanım: Bilgisayar kontrollü x-ışınları kullanılarak yapılan yüksek hassasiyetli bir radyasyon tedavisidir. Tümörün üç boyutlu şekline uygun şekilde radyasyon dozu uygulanır.
- Avantajlar: Tümöre yüksek dozda radyasyon vermeyi sağlar ve sağlıklı hücrelere zarar verme riskini en aza indirir.
- Stereotaktik Radyocerrahi (SRS)
- Tanım: Dar radyasyon ışınları farklı açılardan tümöre yönlendirilir. Başınıza sert bir örtü takılabilir.
- Avantajlar: Yüksek hassasiyetli tedavi sağlar. Bilgisayarlı aksiyal tomografi (CT) veya manyetik rezonans görüntüleme (MRI) ile tümörün yerini belirler. Genellikle tek bir seansta uygulanır.
- Üç Boyutlu Konformal Radyoterapi (3D-CRT)
- Tanım: X-ışınları tümörün şekline uyacak şekilde düzenlenir. Tümöre maksimum dozda radyasyon verirken normal dokuları korur.
- Avantajlar: Tümör konumuna ve anatomiye uygun olarak uyarlanır. CT ve/veya MRI taramaları kullanılarak planlama yapılır.
Kombinasyon Tedavileri
Radyasyon tedavisi, oral veya intravenöz (IV) kemoterapi ile kombine edilebilir. Eş zamanlı tedavi, kötü huylu beyin tümörleri için standart bir tedavi yöntemi olabilir. Kemoterapi, bölünen kanser hücrelerini yavaşlatabilir veya yok edebilir. Ayrıca, radyosensitizörler de kullanılabilir. Bu ilaçlar radyasyon tedavisinin etkinliğini artırabilir.
Radyasyon tedavisi, beyin tümörlerinin tedavisinde önemli bir yöntemdir ve doktorunuz tedavi planınızı kişisel ihtiyaçlarınıza göre uyarlayacaktır.
Derin Beyin Stimülasyonu
Derin Beyin Stimülasyonu
Derin Beyin Stimülasyonu (DBS) Nedir?
Derin beyin stimülasyonu, nörolojik bozuklukları olan kişilere yardım etmek için beynin belirli bölgelerine elektrotların yerleştirilmesini içeren bir tedavi yöntemidir. Bu prosedür, ilaçlarla kontrol edilemeyen hareket bozuklukları ve diğer semptomları olan hastalar için uygulanır. DBS, aşağıdaki nörolojik durumların tedavisinde kullanılabilir:
- Titreme
- Parkinson hastalığı
- Distoni
- Epilepsi
- Tourette sendromu
- Kronik ağrı
- Obsesif kompulsif bozukluk
Derin Beyin Stimülasyonu İmplante Etme Prosedürü
Derin beyin stimülasyonunun uygulanabilmesi için genellikle iki ayrı ameliyat yapılır:
- İlk Ameliyat:
- Hazırlık: Ameliyat öncesinde MRI yapılır ve beynin uygun bölgesinin belirlenmesi için stereotaktik çerçeve takılır.
- İşlem: Kafa derisi uyuşturulur ve elektrotları beyne yerleştirilir. Hastanın beyin bölgesinin doğru şekilde uyarıldığından emin olmak için hasta uyanık tutulur.
- İkinci Ameliyat:
- Prosedür: Bir gün sonra, beyin cerrahı göğüs duvarında bir ameliyat gerçekleştirir ve hastanın göğsüne bir nabız uyarıcısı yerleştirir. Kulak arkasında küçük bir açıklık açılır ve uzatma teli deri altından geçirilerek nörostimülatöre bağlanır. Bu cihaz beyne elektrik darbeleri göndermek üzere programlanır.
ECP Sistemi Nasıl Çalışır?
ECP (Electrical Controlled Pulsator) sistemi, implante edilmiş bir puls üreteci, bir elektrot ve bir uzatma kablosu kullanır. Sistem şu şekilde çalışır:
- Elektrot, beynin hedef bölgesine yerleştirilir.
- Uzatma kablosu, derinin altından geçerek elektrodu puls üretecine bağlar ve elektrik sinyalleri gönderir.
- Derin beyin stimülasyonu, beyin aktivitesini değiştirir ve adenozin trifosfat adlı enerji taşıyan modülün artan salınımı ile ilişkilidir. Bu artış, titremeyi ve DBS'nin olumsuz etkilerini azaltan bir süreci tetikler.
Derin Beyin Stimülasyonu İle İlişkili Riskler
Derin beyin stimülasyonu, çeşitli riskler ve yan etkilere neden olabilir. Bu riskler arasında şunlar bulunur:
- Beyin kanaması
- Felç
- Solunum sorunları
- Kalp sorunları
- Nöbetler
Ameliyat sırasında kafatasında küçük delikler açılması ve göğüs bölgesinde bir cihazın yerleştirilmesi işlemleri yapılır. Hastaların bu tür bir tedaviye başlamadan önce, olası riskleri ve faydaları dikkatlice değerlendirmesi önemlidir.
Diskektomi
Diskektomi
Diskektomi Nedir?
Diskektomi, omurlar arasındaki disklerin tamamının veya bir kısmının cerrahi olarak çıkarılmasını ifade eder. Bu işlem, genellikle spinal veya genel anestezi altında yapılır ve beyin ile sinir cerrahisi kapsamında gerçekleştirilir. Diskektomi, omurga disklerinden birinde fıtık oluşumuna bağlı olarak uygulanan bir operasyondur ve bu nedenle uzman bir cerrah tarafından yapılması gerekir.
Diskektomi Neden Yapılır?
Diskektomi, omurga disklerinde fıtıklaşma sonucu oluşan şiddetli sırt ağrısı ve bacaklara yayılan kas güçsüzlüğünü tedavi etmek için yapılır. Disk fıtığı, omurları ayıran disklerin yerinden kısmen veya tamamen çıkmasıyla meydana gelir ve sinirler üzerinde baskı yaparak ağrıya ve diğer semptomlara yol açar.
Diskektomi Nelerden Oluşur?
Diskektomi cerrahi prosedürü, ağrıyı hafifletmek amacıyla fıtıklaşmış disk kısmının veya tamamının çıkarılmasını içerir. İşlem genellikle iki saat sürer ve hasta hastaneye yatırılır. Ameliyat öncesi ve sonrası bazı hazırlık ve bakım adımları gereklidir:
- Hazırlık:
- Ameliyat öncesinde hangi ilaçları kullandığınızı doktora bildirmeniz önemlidir, reçetesiz bitkisel ilaçlar da dahil.
- Hastaneden dönüş sonrası ev düzenlemelerini yapmanız tavsiye edilir.
- Sigara içmeyi bırakmanız ve kan pıhtılaşmasını zorlaştıran ilaçları kesmeniz gerekebilir.
- Ameliyat günü, yeme ve içme konusunda doktorun talimatlarını takip etmelisiniz.
- Reçete edilen ilaçları zamanında almalısınız.
- Baston, yürüteç veya tekerlekli sandalye gibi ihtiyaçları hazırlamalısınız ve giydiğiniz ayakkabılar kaymaz tabanlı olmalıdır.
- Ameliyat Süreci:
- Cerrah, bir kesim yaparak mikroskop yardımıyla hasarlı diskleri bulur ve çıkarır. Ardından yara dikiş veya zımba ile kapatılır.
Operasyon Sonrasında İyileşme Süreci ve Bakım
Diskektomi sonrası iyileşme süreci genellikle hızlıdır. Ameliyatın ardından anestezi etkisi geçer geçmez hastanın yürümeye başlaması beklenir ve genellikle aynı gün taburcu edilebilir. İlk birkaç hafta boyunca ağrı, güçsüzlük veya uyuşukluk hissi olabilir.
- İyileşme ve Rehabilitasyon:
- Optimal iyileşme için sık yürüyüş önerilir ve fizik tedavi ile ev egzersizlerini içeren bir rehabilitasyon programı uygulanabilir.
- Ofis işi yapanlar genellikle iki ila dört hafta içinde işe dönebilirken, fiziksel olarak daha fazla emek gerektiren işler için dört ila sekiz hafta gerekebilir.
Diskektomi, omurga fıtığının tedavisinde etkili bir yöntem olmakla birlikte, iyileşme süreci ve bakım önemlidir.
Omurga Tümör Cerrahisi
Omurga Tümörleri Nedir?
Omurga tümörleri, omurga bölgesinde oluşan ve hücrelerin kontrolsüz bir şekilde çoğalması sonucunda meydana gelen kitlelerdir. Omurgada başlayan kanserli tümörler nadir olmakla birlikte, omurga, diğer kanser türlerinin yayılması için yaygın bir bölge olabilir. Dört kanser hastasından biri, omurgaya metastaz yapabilen ve ağrı ve yaralanmalara neden olabilen bir tümör geliştirebilir. Ancak, tüm omurga tümörleri kanserli değildir ve omurga tümörleri üç ana tipte sınıflandırılır:
- İntramedüller Tümörler: Omurilik içindeki hücrelerde gelişir.
- Ekstramedüller Tümörler: Omuriliği çevreleyen hücre ağında gelişir.
- Metastatik Tümörler: Diğer organlardan omurgaya yayılan kanser hücrelerinden oluşur.
Omurilikteki tümörler hem omuriliği hem de sinirleri sıkıştırabilir, bu da ekstremitelerde hareket ve duyu kaybına yol açabilir. Konumlarına bağlı olarak bazı tümörler ölümcül olabilir, bu yüzden erken teşhis kritik öneme sahiptir.
Omurga Tümörlerinin Belirtileri
Omurga tümörleri, büyüdükçe çeşitli semptomlara neden olabilir. Bu semptomlar omuriliği, sinir köklerini, kan damarlarını veya omurganın etrafındaki kemikleri etkileyebilir. Belirtiler şunları içerebilir:
- Tümörün yakınında ağrı
- Geceleri artabilen sırt ağrısı
- Özellikle eklemlerde kas güçsüzlüğü
- Yürüme zorluğu
- Duyarlılık kaybı
- Vücudun çeşitli yerlerinde felç
Omurga Tümörleri İçin Tıbbi Testler
Omurga tümörlerini teşhis etmek için çeşitli testler yapılabilir:
- Manyetik Rezonans Görüntüleme (MRG): Omurga tümörlerinin en iyi şekilde tespit edilmesini sağlayan testlerden biridir. Erken teşhis şansını artırır ve omurganın fonksiyonlarını koruma şansı sunar.
- X-Işınları: Genellikle diğer dejeneratif patolojiler veya tümör invazyonunun neden olduğu kırıkları ekarte etmek için kullanılır. Ancak, tümör teşhisinde temel rolü yoktur.
- Bilgisayarlı Tomografi (BT): Olası omurga tümörlerini belirlemede yardımcı olabilir.
- Biyopsi: Tümörün varlığını ve tipini doğrulamak için yapılır.
Omurga Tümörlerinin Nedenleri
Omurga tümörlerinin kesin nedenleri bilinmemektedir. Ancak, bazı uzmanlar genetik faktörlerin bu tümörlerin gelişiminde rol oynayabileceğini düşünmektedir. Gen kusurlarının kalıtsal olup olmadığı veya zamanla mı oluştuğu net değildir. Merkezi sinir sistemine zarar vermemek için, omurga tümörleri acil tedavi gerektirir ve erken teşhis en iyi korunma yöntemidir.
Omurga Tümörleri İçin Tedavi Yöntemleri
Tedavi genellikle tümörü ortadan kaldırmayı amaçlar ve şunları içerebilir:
- Cerrahi Müdahale: Tümörün ameliyatla çıkarılması genellikle ana tedavi yöntemidir. Eğer tümör tamamen çıkarılamazsa, ek tedavi gerektirebilir.
- Radyoterapi ve/veya Kemoterapi: Cerrahi tedavi yeterli değilse veya tümör tamamen yok edilememişse, radyoterapi ve/veya kemoterapi gibi ek tedavi seçenekleri kullanılabilir.
Omurga tümörlerinin tedavi edilmesi, hastanın sağlık durumu ve tümörün özelliklerine göre kişiselleştirilmiş bir yaklaşım gerektirir.
Skolyoz Cerrahisi
Skolyoz Nedir?
Skolyoz, omurganın yana doğru eğilmesi ile karakterize edilen bir hastalıktır. Bu eğilme, omurganın normal hizasının bozulmasına ve deformasyonuna yol açar. Skolyoz, genellikle çocukluk döneminde gelişir ve tedavi edilmediğinde, omurganın yapısal değişikliklere neden olarak büyüme ve gelişme sürecini etkileyebilir.
Skolyoz Cerrahisi ve Tedavi Yöntemleri
- Konservatif Tedavi
Skolyozun tedavi süreci, deformitenin büyüklüğüne (Cobb açısı), eğriliğin konumuna, hastanın yaşına, semptomlarına ve skolyozun ilerlemesine göre belirlenir.
- Korse Tedavisi: Genellikle 10 yaş altı çocuklar ve 10-14 yaş arasındaki, 20º ile 40º arasında eğriliği olan hastalara önerilir. Korserler, omurganın eğriliğinin daha da kötüleşmesini önlemek amacıyla kullanılır. Korse, ortopedist tarafından hastanın gövdesine göre özel olarak tasarlanır ve uyarlanır. Eğer korse tedavisi yeterli olmazsa veya skolyoz ilerlemeye devam ederse, cerrahi müdahale gerekebilir.
- Spinal Füzyon
Spinal füzyon, skolyozun cerrahi tedavisinde kullanılan bir yöntemdir. Bu yöntem, omurganın belirli bölgelerini birleştirerek eğriliği düzeltmeyi amaçlar.
- Füzyon İşlemi: Omurganın birleşmesi ile omurganın sertleşmesini sağlar ve bu işlem geri döndürülemez. Cerrahi sonrası omurga rijit kalır, bükülemez ve büyüme sınırlı olur. Füzyon tamamlandığında, sonuç değiştirilemez.
- Operasyon Öncesi Hazırlık: Ameliyat öncesinde, tam bir fizik muayene yapılır. Kan testleri, elektrokardiyogramlar gibi değerlendirmeler yapılır. Hasta sigara içiyorsa, ameliyat öncesinde en az 2 hafta sigara içmemelidir.
- Ameliyat Süreci: Operasyon genellikle 5-6 cm uzunluğunda bir kesi ile yapılır. Omurganın kasları ayrılmak zorunda olduğu için, hasta genellikle ameliyat sırasında kan kaybeder. Operasyon sonrasında hastanın Yoğun Bakım Ünitesinde birkaç gün kalması gerekebilir.
- İyileşme Süreci
Skolyoz ameliyatından sonra, iyileşme süreci zaman alabilir ve sonuçlar hemen görülmeyebilir.
- İyileşme Süreci: İlk 24 saat dinlenme ve ağrı yönetimi önemlidir. Kesikler genellikle 1-2 hafta içinde iyileşir ve omurganın füzyonu 6-9 ay sürebilir. İyileşme süreci boyunca hastanın düzenli kontrolleri yapılır ve uygun tedavi süreci devam ettirilir. Yaklaşık 6 ay içinde iyileşme belirtileri gözlemlenmeye başlanır.
Sonuç
Skolyoz cerrahisi, omurganın eğriliklerini düzeltmek ve sağlıklı bir postür sağlamak amacıyla yapılan önemli bir cerrahi müdahaledir. Erken teşhis ve uygun cerrahi müdahale ile başarılı sonuçlar elde edilebilir. Ancak, cerrahi sonrası iyileşme süreci dikkat ve sabır gerektirir.